Denizin Dibinden Sandalye De Çıktı, Alışveriş Sepeti De

Mersin Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi, 5-11 Haziran Türkiye Çevre Haftası kapsamında Marina’da ‘Deniz Dibi Temizliği ve Dalış Etkinliği’ gerçekleştirdi. Balık adamların belirli aralıklarla dalış yaptığı etkinlikte, denizin dibinden insan kaynaklı birbirinden farklı atıklar çıkarıldı.


Mersin Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi, 5-11 Haziran Türkiye Çevre Haftası kapsamında Marina’da ‘Deniz Dibi Temizliği ve Dalış Etkinliği’ gerçekleştirdi. Balık adamların belirli aralıklarla dalış yaptığı etkinlikte, denizin dibinden insan kaynaklı birbirinden farklı atıklar çıkarıldı.

 

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü, Deniz Polisi ve Akdeniz Bölge Komutanlığı Sahil Güvenlik iş birliğinde gerçekleştirilen etkinliğe, Türkiye Çevre Eğitim Vakfı (TÜRÇEV), Girişimci İş Kadınları Derneği (GİŞKAD) ile Mersin Uğur Okulları da katılım sağlayarak destek verdi.

 

Denizden sandalye de çıktı, alışveriş sepeti de…

 

Mersin Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi ile Sahil Güvenlik’te görevli balık adamların gün boyu yaptığı dalışlarda yeri deniz olmayan plastik, cam şişe ve ambalaj atıklarının yanı sıra tahta parçaları, alışveriş sepeti, balık ağı, sandalye, anten ve olta gibi deniz ekosistemine zarar veren atıklar çıkarıldı. Denizden çıkan atıklar farkındalık oluşturulması adına Marina’da sergileniyor.

 

“Doğada hiçbir şey yok olmuyor. Kirlilik olarak karşımıza çıkıyor”

 

Mersin Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Dr. Bülent Halisdemir, gerçekleştirilen etkinliğin amacını anlattı. Halisdemir, “Amacımız burada bir farkındalık yaratmak. Kirlenmiş olan denizden neler çıktığını halkımıza göstermek” dedi. Yıl içerisinde bu tür etkinlikleri farklı noktalarda sürekli yaptıklarına vurgu yapan Halisdemir, “Yüzlerce, belki binlerce metreküp atık çıkarttık. Çıkartmaya da devam ediyoruz. Ama vatandaşlarımızdan büyük beklentimiz var. Lütfen hiçbir şeyi denize atmayın. Bir şey olmaz mantığıyla atılıyor. ‘Denizde kaybolur. Attığım atık ne olacak ki küçücük’ mantığı yürütüyor ama öyle olmuyor. Doğada hiçbir şey yok olmuyor. Bir şekilde dönüşüyor. Kirlilik olarak karşımıza çıkıyor. Denizin ekosistemini değiştiriyoruz ve burada yaşayan canlılara çok ciddi olumsuzluklarımız var” diye konuştu.

 

“Denizimizi kirleten her kesimle de mücadelemize devam edeceğiz”

 

Halisdemir, denizin temiz tutulması adına yoğun bir şekilde mücadele verdiklerini belirterek, “Biz Büyükşehir Belediyesi olarak bu mücadeleyi sonuna kadar götüreceğiz. Hiç bir zaman da yılmayacağız. Bu denizi tertemiz tutacağız. Denizimizi kirleten her kesimle de mücadelemize devam edeceğiz. Mersin, mavisi ve yeşili ile özel bir şehir. O yüzden denizlerimizi temiz tutalım. Deniz canlılarımızı koruyalım. Deniz temiz olursa daha güzel, daha değişik canlılar mutlaka gelecektir. Bu canlılar bizim ekosistemimizin zenginliğini, denizimizin temizliğini gösterecektir” ifadelerini kullandı.

 

“Eşyayı alıp çöpe atmak o kadar basit ki. Sadece birkaç adım yürüyeceksin”

 

Mersin Uğur Okulları’nda 5. sınıf öğrencisi olan İnci Ela Kalmış, insanların atıkları çöpe değil de denize atmasına tepkili olduğunu belirterek, “İnsanlar bunları atarak neyi gerçekleştirmeyi planlıyor hiç anlamıyorum. Gelecek senelerde böyle bir deniz göremeyiz. Biz deniz kenarındayız, denizi görmek, o canlıları görmek için geliyoruz ama gelecek senelerde bunun kalacağına emin değilim. Bakın ben bir çocuğum, ama bu yaşımda bunları görmek çok kötü bir şey. Eşyayı alıp çöpe atmak o kadar basit ki. Sadece birkaç adım yürüyeceksin” dedi.

 

“Denize çöp atınca bir şey başarmıyoruz, atmayınca başarıyoruz”

 

Azra Ruç da 5. sınıf öğrencisi. Denizden çıkan atıkları görünce oldukça şaşırdığını belirten Ruç,  “Denize atılanları görünce aklım almadı. Mesela denize alışveriş arabası atmışlar. İnsanlar neden denize alışveriş arabası atmak istesin? Biz denizlere çöp attıkça oradaki canlılar ölüyor, canlılar öldükçe de ekosistemimiz bozuluyor. Ekosistemin bozulması dönüp dolaşıp en sonunda bizi de etkileyecek. Kendi türümüz de en sonunda yok olacak. Denize çöp attık. Ne oldu şimdi? Denize çöp atınca bir şey başarmıyoruz, atmayınca başarıyoruz” cümleleriyle düşüncelerini dile getirdi.

 

Can Toprak Baytekin ise denize atılan atıkların sadece deniz canlıları değil, insanlar için de zararlı olduğunu söyleyerek, “Bence denize atılan şeyler çok kötü şeyler. Denizi çok kirletiyoruz. Mesela denize lastik atmışlar, market arabası bile atmışlar. Bence kendi neslimizi bile tüketiyoruz” diye konuştu.

 

“Denize böyle şeyler atılması bizim ülkemize yakışan bir şey değil”

 

Beril Ece Kara da denizlerin kirletilmesine tepkili olan çocuklardan. Kara, atıkların kolay ayrıştırılabilmesi için farklı atık noktaları olduğuna değinerek, “Öncelikle denize böyle şeyler atılması bizim ülkemize yakışan bir şey değil. Bunu yapanlar sadece kendilerini değil, bizi de yok etmeye çalışıyorlar. İnsanların çalışması, emek vermesi ve denizlerimizi temizlemesi, çöpleri atmaması lazım. Zaten çöp kutusu iki adımlık mesafe. Geri dönüşüm var, çöp var, pil atığı var. Ülkemiz bunun için her şeyi yapıyor bence, ama suç insanlarda. İki mesafelik yürüyemiyorlar. Akıl almaz bir durum” dedi.

3 Yorum

Yorum bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmiştir * *

Şunlar Da Hoşunuza Gidebilir